UNUTMAYACAĞIZ

UNUTMADIK, 
UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ …
                                 

Yaşananları unutmak felakettir…   
    
Bir kulüp ki                                     
Kurulduğu Günden Beri ve Daima;  


“Önce Vatan                                                                                                                                          
Sonra ben diyor…”
     
Taraftarları ;            
“Fenerbahçe Türkiye’dir,                                                                 
Türkiye Fenerbahçe’dir”  diye tezahürat yapıyor…

Tutuklu Başkanı;   “Memleket elden gidiyor“ diyor…                                                                                                                                                                                                                                                                            
Tüzüğüne kuruluş “amacım vatanın korunmasıdır” diye  yazıyor ve  “işgal altındaki vatan topraklarından düşmanı kovmak için halkımı eğiteceğim” diyor…

Anadolu’daki milli direniş gruplarıyla iş birliği yaptığı, kulüp binasının yanındaki dereden Anadolu’ya gizlice asker, silah ve cephane kaçırdığı için işgal kuvvetlerince 1920 Haziran ayında kulüp binası basılıyor, kulüp kapatılıyor ve kapısı mühürleniyor.

İşgal kuvvetlerinin baskınına karşı kulübünü kahramanca savunan futbolcuları Refik ve Mustafa Beyler çıkan silahlı çatışmada şehit oluyor.

Kulüp Başkanı Sabri Bey, işgal kuvvetlerince sürgüne gönderiliyor.

Emperyalistlerin talimatları doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığına son vermek için 15 Temmuz hain darbesine teşebbüs eden Fetullah Gülen’in (FETÖ) Terör Örgütü, 15 Temmuz darbe girişiminde muvaffak olabilmek için, “önce vatan, sonra ben” diyenlerin kulübü Fenerbahçe’yi ele geçirmeyi zorunlu görüyor. 

Devletimizi ele geçirmek için yetiştirdikleri hain savcıları, hain hakimleri, hain emniyet mensupları ve sair hainler eliyle hazırladıkları 3 Temmuz hain kumpasını “son kale” Fenerbahçe’yi ele geçirmek için uygulamaya koyuyor.

Hain kumpasçıların hazırladıkları sahte belgelerle Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım ile yöneticiler Şekip Mosturoğlu ve İlhan Ekşioğlu ile kulüp görevlilerinden bazıları tutuklanıyor.

Hain FETÖ’nün hain savcı ve hakimlerince bir yıl süre ile tutuklu tutulan Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım, mahkemede “ Ne şikesi kardeşim, memleket elden gidiyor“ diyor.

Fenerbahçeliler bu kirli kumpasa karşı Milli Mücadele döneminde işgal kuvvetlerine karşı direndikleri gibi direnmişler, dimdik ayakta durmuşlar ve asla teslim olmamışlardır. Fenerbahçe’nin bu tarihsel direnişi Türk halkının 15 Temmuz hain darbesine karşı direnişine rehber olmuştur. 

Yıllarca süren yargılamalar sonunda; İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği beraat kararının Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nce onanması ile,halkın vicdanında tertemiz olan Fenerbahçe, hukuk önünde de aklanmıştır. Ancak; 
Kumpas öncesi 3 Temmuz’un arifesinde Avrupa’daki kulüpler arasında ilk 20 büyük ekonomisine sahip ve 01.07.2011 tarihinde piyasa değeri  756 milyon euro olan kulübümüzün, kumpastan bir ay sonra 10.08.2011 tarihinde, piyasa değeri 361 milyon euroya düşmüştür. 

Devleti ele geçirebilmek için önce Fenerbahçe’yi ele geçirmeye yönelik 3 Temmuz hain kumpasını uygulayan FETÖ”cü hain örgütün, bazı devlet görevlileri eliyle Fenerbahçe’mize verdiği zarar maalesef devletçe hala karşılanmamıştır.

Hiçbir Fenerbahçeli, 12 Mayıs 2012’de oynanan Fenerbahçe-Galatasaray maçından sonra alçak terör örgütünün çocuk, genç, yaşlı ayırt etmeksizin canımıza kast ettiği biber gazlı kumpasını ve en başından beri bu yapının arkasına sığınarak kendine fayda sağlayan aşağılık zihniyeti unutmayacaktır. 

15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ soruşturmaları kapsamında açığa alınıp, FETÖ üyeliğinden meslekten ihraç edilen o dönemin Çevik Kuvvetten Sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcısı ile Çevik Kuvvet Şube Müdürü, Çevik Kuvvet'te görevli polislere; maç öncesinde "Elde ne varsa hepsini sıkın" diyerek talimat verdiklerine dair duruşma tutanaklarındaki ifadeler ve FETÖ'nün kapatılan ajansı CİHAN’ın Kızıltoprak’ta bulunan benzin istasyonun karşısındaki binanın çatısına maçtan önce canlı yayın için kamera kurması, bu kumpasın organize edildiğini bir başka delilidir.

1gorsel.png

dilaraya-sevgilerimle.png

3 Temmuz Kumpası ile Fenerbahçe’mizi ele geçiremeyen hain FETÖ”cüler ve iltisaklıları ile sair hainler  “Önce Vatan, Sonra Fenerbahçe” diyenlerin takımımızın Rizespor maçı sonrası Trabzon Havalimanı'na hareket eden otobüsüne 4 Nisan 2015 günü Trabzon Araklı’da suikast düzenliyor, içinde futbolcuların da bulunduğu tüm kafileyi taşıyan otobüsün şoförünü vurarak, sonrasında otobüsü viyadükten uçuruma yuvarlayıp tüm kafileyi yok etmek için direksiyon başındaki otobüs şoförüne kurşun sıkıyorlar. Yargılama ve sonuç: faili meçhul!..

Bu hainlerin faili meçhul olduğunu asla kabul etmiyoruz.                                                      

Tüm Fenerbahçeliler ve kamuoyu, suikastçıların, organizatörlerinin kimler olduğunu biliyor. 
Hiç şüphemiz yok ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti de biliyor.                                        
Aksini düşünmek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, güvenlik güçlerine ve Milli İstihbarat Teşkilatı”na haksızlık olur.

Kurulduğu Günden Beri ve Daima ;  

Önce Vatan, sonra ben diyen…     
                                                                                                                     
Taraftarları; 
“Fenerbahçe Türkiye’dir,       
Türkiye Fenerbahçe’dir ”  diye tezahürat yapan,

Başkanı mahkeme’de “ Memleket elden gidiyor “ 

diyen bu kulüp FENERBAHÇE’DİR.

Önce Vatan, sonra Fenerbahçe diyenlerin kulübü olarak;

Tüzüğüne kuruluş amacım vatanın korunmasıdır, işgal altındaki Vatan topraklarından düşmanı kovmak için halkımı eğiteceğim dediği,

Anadolu’daki milli direniş gruplarıyla iş birliği yaptığı, Anadolu’ya gizlice asker, silah ve cephane kaçırdığı için işgal Kuvvetlerince 1920 Haziran ayında Kulübümüzün basıldığını, kapatıldığını, kapısının mühürlendiğini,

Futbolcularımız Refik ve Mustafa Beylerin işgal kuvvetlerinin kulübü basmalarına karşı kulübümüzü kahramanca savunurken şehit olduklarını,

Anadolu’daki milli direniş gruplarıyla iş birliği yaptığı, Anadolu’ya gizlice asker silah ve cephane kaçırdığı için Kulüp Başkanımız Sabri Beyin, işgal kuvvetlerince sürgüne gönderildiğini,

Fenerbahçe’mizin 1922-1923 sezonunda hiç gol yemeden şampiyon olarak bir dünya rekoru sahibi olduğunu,

Emperyalistlerin talimatları doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığına son vermek için 15 Temmuz hain darbesine teşebbüs eden FETÖ’cü hain örgütün, 15 Temmuz darbe girişiminde muvaffak olabilmek amacıyla önce Fenerbahçe’yi ele geçirmek için uygulamaya koydukları 3 Temmuz hain kumpasını, 

12 Mayıs 2012’de oynanan Fenerbahçe-Galatasaray maçından sonra alçak terör örgütünün çocuk, genç, yaşlı ayırt etmeksizin canımıza kast ettiği biber gazlı 12 Mayıs 2012 kumpasını ve en başından beri bu yapının arkasına sığınarak kendine fayda sağlayan hain zihniyeti, 

 “Önce Vatan, Sonra Fenerbahçe” diyenlerin futbol takımı olan Fenerbahçe”mizin Rizespor ile oynadığı maç sonrası Trabzon Havalimanı'na hareket eden  otobüsüne; 4 Nisan 2015 günü Trabzon Araklı da suikast düzenleyenlerin, içinde futbolcuların da bulunduğu tüm kafileyi taşıyan otobüsün şoförünü vurup, viyadükten uçuruma yuvarlamak için direksiyon başındaki şoförümüze kurşun sıkarak giriştikleri katliam teşebbüsünü,

Birilerini kollamak için 1923 de kurulan Türkiye Cumhuriyeti”ni 1959’da kurulmuş kabul ederek Fenerbahçe’nin 1959 öncesindeki  28 şampiyonluğunu inkar edenleri…

Özetle;

Kumpasçıları,
Suikastçıları,
Biber gazlarını ve 
Türkiye Cumhuriyeti”nin 1923 de kurulduğunu;  
                                                                                                     
UNUTMADIK,  UNUTMAYACAĞIZ.  UNUTTURMAYACAĞIZ.

“ Yaşananları unutmanın felaket olduğunu bilerek”