

YÜKSEK DİVAN KURULU’NUN
10 MART 2024 TARİHİNDE YAPILAN OLAĞANÜSTÜ TOPLANTI
TUTANAĞI
Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar
Bugün Başkanlık Divanı’ndaki değerli çalışma arkadaşlarımla iki yıl boyunca yaptığımız çalışmaların hesabını vermek için huzurlarınızdayız. Değerli oylarınızla bizi bu makama getirirken önceki dönem Başkanımız olan Sayın Aziz Yıldırım’a o süreçte verdiği desteğe sonsuz teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum. O destek olmasaydı biz seçilemezdik. Seçim kampanyamızın mottosu hatırlayacağınız gibi Fenerbahçe’mizin birleştirici gücü olmaktı. Nitekim seçildiğimiz ilk günden itibaren bu sözümüzü hayata geçirmek ve büyük Fenerbahçe ailesi’nin birlik ve beraberliği için yoğun gayretler sarf ettik. Tüm içtenliğimle ifade etmek isterim ki bu onursal görevi Sayın Ali Koç’un başkanlık döneminde yapmış olmanın onurunu evlatlarıma bırakacağım en değerli miras olarak görüyorum. Onu tanıdıkça Kulübümüz için harcadığı yüzlerce milyon Euro’nun; O’nun sağlam kişiliğinin, sözünün eri oluşunun, hak edilmiş ve sindirilmiş zenginlikle aldığı aile terbiyesinin ve eğitiminin doğal sonucu olan tevazuunun, erdemlerinin, vizyonunun, Atatürk ve Cumhuriyete sarsılmaz bağlılığının kulübümüze ve kendisine kurulan kumpaslara karşı adeta bir kale gibi duruşunun yanında fazla önem taşımadığını anladım. Yardımseverliğini anlatmak için hem Fenerbahçe Kulübü Başkanı hem de Yönetim Kurulu olarak, hem de Koç Holding olarak deprem bölgesine yaptığı yardımlar ancak destansı sözcüğüyle ifade edilebilir. İşte bütün bu nedenlerle tüm gücümle Başkanımızın ve Yönetimimizin yanında yer aldım. Her zaman ve her yerde Ali Koç’un başkanlığının biz Fenerbahçeliler için eşsiz bir şans olduğunu, kulübe gerektiğinde bir başkanın bulunabileceğini ama bunun ikinci bir Ali Koç olamayacağını söyledim. Ben ve Divandaki arkadaşlarım Yönetim Kurulunun tüm değerli üyelerinin yakın ilgi sevgi ve saygılarını gördük. Değerli yöneticilerimizin ve Kulüp çalışanlarımızın tümüne Başkanlık Divanı olarak sonsuz teşekkürler ediyoruz.
Yüksek Divan Kurulu Sekreteri İsmail Tepecik
Kulübümüzün ve Yüksek Divan Kurulumuzun Değerli Başkanları,
Değerli Yöneticilerimiz,
Yüksek Divan Kurulumuzun değerli üyeleri.
Sizleri sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Toplantımıza hoş geldiniz diyorum birlikte olduğumuz bu pazar gününde ve tüm yaşamınızda sizlere ve ailelerinize sağlık mutluluk dolu güzel günler diliyorum. Yüce tanrımızdan dün vefat eden kulübümüzün önceki Başkanlarından merhum Tahsin Kaya abimizin mekanını cennet eylemesini, ışıklar içinde uyumayı nasip etmesini diliyorum. Yapmaya çalışacağım bilgi sunumunda bugün itibariyle hiçbir kimsenin temsilcisi, yetkilisi veya sorumlusu olmadığı, olamayacağı Yüksek Divan Kurulumuzun 57 yılı ile ilgili saptamalarımı anlatacağım. Anlatmaya çalışacaklarım asla önceki 57 yılın yöneticileri odaklı değildir. Kişi bazlı açıklamalar değildir. Açıklamalarım yüksek Divan Kurulumuzun 60 yılı ile ilgili gördüklerim, saptadıklarımdır. Hepimizin bildiği gibi kulübümüzün seçilmiş kurulları örneğin yönetim kurulumuz, kendisini seçen genel kurulumuza görev süresi ile ilgili olarak sunduğu faaliyet raporuyla bilgi sunmakta. aklanması için genel kurulun oyuna başvurmakta, Yüksek Divan Kurulumuz toplantılarına sunduğu 3 aylık faaliyet raporları ile sizleri bilgilendirmektedir. Özetle, kulübümüzün seçilmiş kurulları kendilerini seçen genel kurula hesap vermektedir. Tüzüklerimizde Yüksek Divan Kurulumuza seçilen Başkanlık Divanının sizlere bilgi vereceğine dair bir zorunluluk yoktur ve olmamıştır. Başkanlık Divanımız Tüzük’sel bir zorunluluk olmadığı halde sizleri görev süreleriyle ilgili olarak bilgilendirmek, hesap vermek üzere bu toplantıyı düzenledi. Bu toplantıya karar verirken temel yaklaşımımız seçilenlerin seçenlere hesap vermesinin, bilgi sunmasının kurumsallaşmanın bir gereği, etik bir sorumluluğu olarak kabul ettik. Bu toplantıyı tüzüğün Yüksek Divan Kurulu Başkanına verdiği Yüksek Divan Kurulunu Olağanüstü toplantıya çağırma yetkisi veren 44. maddeye dayanarak Başkanımız karar vermiş ve bugünkü toplantıyı düzenlemiştir. Bu toplantımız seçilmiş Başkanlık Divanımızın bizleri seçen Yüksek Divan Kurulumuzu bilgilendirmesidir, hesap vermesidir. Ben kulübümüzün 42 yıllık, Yüksek Divan kurulumuzun 17 yıllık üyesiyim. Bildiğim kadarıyla seçilmiş Başkanlık Divanlarımızın kendilerini seçen yüksek Divan Kuruluna bilgi verdiği ilk toplantıdır bu toplantı. Ancak son toplantı olmayacaktır. Bundan sonra seçilmiş Başkanlık Divanları, kendilerini seçen Yüksek Divan Kuruluna yani sizlere bilgi vermek zorundadır.
Yüksek Divan Kurulumuzun kulübümüz tüzüğünde ilk defa yer aldığı 1965 yılından bizim göreve başladığımız Nisan 2022 yılına kadar olan 57 yıllık dönemde görev yapan Başkanlık Divanımızın tüm yöneticilerine şükranlarımızı sunuyoruz. Hayatta olanlara sağlık ve mutluluk dolu güzel bir yaşam diliyoruz. Aramızdan ayrılanların mekanlarının Cennet olmasını, ışıklar içinde uyumalarını Yüce tanrımızdan diliyoruz. Başkanlık Divanı olarak yaptığımız çalışmalarda bizlere her türlü imkanı veren destekleyen ve bizleri yüreklendiren, örneğin bir yazıcısı dahi olmayan Başkanlık Divanımıza istemimizi ilettiğimiz gün yazıcı gönderen. Başkanlık divanımızca kurulan komisyonlarla sizlerin iletişimini sağlamak üzere mail adresi tahsis eden. Yüksek Divan Kurulu üyelerimizin yani sizlerin maçlar öncesi ve maçlar devre arasında çaylarınızı ve kahvelerinizi içebileceğiniz, komisyonlarımızın toplantı yapabileceği, bazı etkinlikleri yapabileceğimiz özel amaçlı bir salonu Yüksek Divan kurulumuza tahsis eden. Yüksek Divan kurulumuz için web sitesi kurduran değerli Başkanımız Sayın Ali Koç'a ve yöneticilerimize Başkanlık divanımız ve sizler adına teşekkürlerimizi, şükranlarımızı sunuyoruz. Sayın Ali Koç'un Başkanı, değerli arkadaşlarının yöneticileri olduğu kulübümüzde Başkanlık Divanı olarak görev yapmış olmakla kendimizi son derece şansı kabul ediyor ve büyük bir mutluluk duyuyoruz. Ayrıca Başkanlık Divanı çalışmalarımızın yöneticisi, yönlendiricisi ve rehberi olan Başkanımız Sayın Uğur Dündar'a sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yüksek Divan kurulumuzun dünü ve bugünü özetle 60 yılıyla ilgili olarak yapacağım açıklamalar yönetici odaklı değildir. Bunu özellikle belirtmek istiyorum. Kişi bazlı olmayan bilgilerdir. Yüksek Divan Kurulumuzun kuruluşundan bugüne 57 yılında görev yapan önceki yöneticilerimizin tamamı bizler için, hepimiz için çok değerlidir. Başkanlık Divanı olarak parolamız değerlerimizi yüceltmektir. Gündem uyarınca yapacağım konuşmalardan sonra gündemin devam eden maddesiyle sizler bu konuşmamla ilgili sözler söz alabileceksiniz. Bu nedenle beni sabırla dinlemenizi diliyorum. Dinleyeceğinizi ümit ediyorum. Sunumuma “ Kuruluşundan bu güne Yüksek Divan kurulumuzun Tüzüklerimizdeki yeri nedir? ” sorusuyla ilgili açıklamalarla başlayacağım. Benim ulaşabildiğim tüzüklerimiz 1988,1993,97,98, 2005, 2014, 2016 ve son Tüzüğümüz olan 2023'tür. Açıklamalarımı bu tüzükleri esas alarak yapacağım. Tüzüklerimizin tümünde ilk kuruluşundan bu yana “danışma organı” yazılı olduğu ve kuruluş tüzüğündeki adı Divan olan Yüksek Divan Kurulumuz ekranda görüldüğü gibi Şubat 1965 tarihinde kurulmuş.
Bu günü itibariyle kulübümüzün 60 yıllık bir kuruludur. Şubat 1965 kuruluş tüzüğünde Yüksek Divan kurulumuz, Genel Kurul’dan sonra gelen en yüksek organ olarak kabul edilmiştir. Devam eden yıllarda ve örneğin 1988'lerde yürürlükte olan tüzüğümüzde Düksek Divan kurulu üyeleri, 25 yılını dolduran üyeler, yönetim ve yönetim kurulumuzdan başka o tarihteki ifadesiyle Haysiyet Kurulu ve Denetleme Kurulu üyeleri de Yüksek Divan Kurulu üyesidir. Bugün üye olmayan Disiplin Kurulu ve Denetleme Kurulunun üyeleri de o tarihlerdeki tüzüklerimizde Yüksek Divan Kurulu üyesidirler. O tarihlerde Yüksek Divan kurullarının seçilmiş 3 yıllık yöneticileri yoktur. 2 yıl için seçilmiş bir Sekreteri, her divan kurulu toplantısını idare etmek üzere bir Başkan ve iki Katip Üye seçilmektedir. 1993'lerde yürürlükte olan tüzüğümüzün 17. Maddesinde, ekranda görüldüğü gibi 1965 kuruluş tüzüğünde Divan Kurulumuzun Kulübün Genel Kurul’dan sonraki en yüksek organıdır kabulünün gereği olarak Divan Kurulu tüzükte Genel Kurul’dan sonra 2. sırada ve Yüksek Divan Kurulu adıyla yer almaktadır. Yüksek Divan Kurulu ünvanı 1993 tüzüğümüzde yer almıştır. Ve görüldüğü gibi yönetim kurulundan üst sıradadır o dönem tüzüklerimizde. 1997 ve 99 yılları tüzüklerimizde de benzer hükümler vardır. 2005 yılında yürürlüğe giren tüzüğümüzde Yüksek Divan Kurulumuz, kulübümüzün yasal organları olan Genel Kurul, Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulundan sonra 4. sıradaki, bugünkü yerini almıştır. Son 20 yılda ve halen yürürlükte olan tüzüklerimizde Yüksek Divan kurulumuz önceki tüzüklerimize nazaran daha net ve anlaşılır bir ifade ile kulübün Danışma Kurulu olarak, kulübün gelişimini ve geleceğini evet bu cümleyi tekrar etmek istiyorum kulübün gelişimini ve geleceğini ilgilendiren idari, mali, hukuki, sportif ve sosyal konularda yönetim kuruluna tavsiyelerde bulunmakla görevlendirilmiştir. Tavsiyede bulunur demiyor. Yani takdiri yok görev vermiş. Tüzük, Yüksek Divan Kuruluna, Yönetim Kuruluna tavsiyede bulunma görevi vermiştir. Yüksek Divan Kurulumuz geçen 57 yıllık sürede tüzüğün kendisine verdiği, yönetim kuruluna tavsiyelerde bulunma görevini yerine getirebilmiş midir ? yerine getirebilmekte midir ? Bu konu ile ilgili açıklamaları son bölümde sunmak üzere Başkanlık divanımız faaliyetleri ile ilgili bilgi sunumuna geçiyorum. Başkanlık Divanı olarak mazbatalarımızı alarak göreve başladıktan sonra kurulun Sekreteri olarak, Başkanlık Divanımızın yapacağı çalışmalara rehber olmak üzere Şubat 1965 yılından beri görev yapmakta olan Yüksek Divan kurulumuzun, kurulduğu günden bu yana sahip olduğu kurumsal hafızasından yararlanmak, önceki dönemler Başkanlık Divanı çalışmaları ile ilgili bilgi sahibi olmak, önceki dönemler faaliyetlerini görmek için asistanımız Nazra Hanım’a Başkanlık Divanlarımızın önceki 57 yıllık dönemde aldığı kararlarla ilgili karar defterlerini, gelen giden evrak defterlerini, toplantımız tutanaklarını, yapılan çalışmalar ile sunulan görüşler hakkında Kulübümüz Genel Kurulu’na sunulan çalışma raporlarını, belgeleri görmek istediğimi söyledim. Nazra Hanım bana Başkanlık Divanı kararlarını yazılı olduğu bir karar defterinin, gelen giden evraklarımızın kayıt olduğu evrak kayıt defterinin, Yüksek Divan kurulunca yapılan bir etkinliğe dair bir raporun olmadığı cevabını verdi. Nazra Hanım'ın bana verdiği bilgilerde bir yanlışlık olmadığından emin olmak için kulübümüzün üye ilişkileri, sicil kurulu, tarih ve müze kurulu gibi birim ve kurullarına sizde Yüksek Divan Kurulumuzun belge ve kayıtları var mı diye sordum. Bu kurullardan aldığım cevap “ bizde Yüksek Divan Kurulu’nun herhangi bir belge ve kaydı yoktur ” oldu. Üzülerek gördüm ki yüksek Divan kurulumuz 57 yıllık dönemde defterleri, tutanakları, raporları ve belgeleri özetle kurumsal hafızası, arşivi oluşturulmaksızın kişilere odaklı bir yapıda yönetilmiştir. Özetle, Nisan 2022 tarihi itibariyle Yüksek Divan Kurulumuzun seçilmiş Yüksek Divan Kurulu Başkanlarına, Başkanlık Divanlarına ve çalışanlarına bağımlı olmayan, kendiliğinden işleyen bağımsız ve devamlılığı olan kurulu bir düzeninin, kurumsal bir yapısının olmadığını gördüm. Kulübümüzün 57 yıllık bir kurul olan Yüksek Divan Kurulunun yaptığı çalışmalarının sahip olduğu, bilgi ve belgelerin kaydedildiği Noter tasdikli defter veya diğer yazılı belgelerle saptanmış kurumsal hafızasının oluşturulmadığı, oluşturulmuş ise de Yüksek Divan Kurulu arşivinde olmaması eksikliğinin geleceğe taşınmaması, Yüksek Divan Kurulu Başkanlık Divanı kararlarının gelecekte kulüp arşivinde yer almasının temini, Yüksek Divan Kurulu kurumsal hafızasını oluşturulması çalışmasının başlangıcı olarak yaptığımız ilk iş takriben 10 yıl yetecek bir yüksek Divan Kurulu Başkanlığı karar defteri arak noterlik onayını yaptırdık. Ekranda görüldüğü gibi defterimize Başkanımız Sayın Uğur Dündar'ın yazdığı bir Önsöz ile kullanmaya başladık ve aldığımız kararları noter tasdiki karar defterimize tarih ve sayı vererek yazdık. Örneğin 24 Mayıs 2022 tarihi 2 sayılı kararımızla 30 Ağustos Zafer Bayramı ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramlarımızın her yıl özel bir tören ve etkinlikle kutlanmasına karar verdik. Gelen giden evraklarımızın kaydı için aynı şekilde bir defter aldık. Bu defteri de notere tasdik ettirdik. Gelen giden evraklar tarih ve sayısıyla defterimize kaydedilmektedir. Yüksek Divan Kurulu toplantılarımızın bant kayıtlarını FB TV ‘den alarak çözümünü yaptık, çıktısını aldık. Toplantılarımızın 30-35 sayfalık tutanakları ekranda görüldüğü gibi klasörlerdedir.
Sizlerden bir üyemiz önümüzdeki günlerde Başkanlık Divanına gelerek 2022 yılı öncesi herhangi bir yılın herhangi bir toplantısında yaptığı konuşma metnini almak isterse bu konuşmasını kendisine veremeyiz. Çünkü toplantı tutanakları yoktur. Günler sürecek bir uğraşı sonucu belki ulaşabilir ancak. Fenerbahçe tv'mizin kuruluşundan önceki yıllardaki konuşmasını hiçbir şekilde elde edemez. Ancak sizlerden yine bir üyemiz 2034 yılında veya 2044 yılında Başkanlık Divanına gelerek 2023 yılı toplantılarından herhangi birinde yaptığı konuşmasını isterse bu konuşması kendisine 5 dakika içinde verilecektir. Çünkü tutanaklarda mevcuttur klasörlerinde. Başkanlık Divanımız için ön çalışmalar yapmak üzere komisyonlar kurduk. Sayın Doktor Nezihi Adnan Coşkun Başkanlığında Sağlık Komisyonunu kurduk, benim Başkanlığımda hukuk komisyonunu kurduk. Uğur Öztürk Başkanlığında Sosyal Faaliyetler Komisyonunu kurduk. Başkanlık Divanımızın tüm etkinliklerini sizlere sms olarak kulübümüz duyurmuştur. Ayrıca da web sitemiz kurulduktan sonra da web sitemizde yer almaktadır. Sağlık Komisyonumuz ekranda gördüğünüz gibi sağlık sorunları ile ilgili yardım talebinde bulunan 22 üyemize sağlık yardımında bulunmuştur. Yapılan yardımlar listesi ekrandadır. Hukuk komisyonumuz hukuksal sorunlarıyla ilgili yardım talebinde bulunan hukuksal sorunlarıyla ilgili yardım talebinde bulunan Yüksek Divan Kurulu üyelerimize yardımda bulunmuştur ve bulunmaktadır. Sosyal faaliyetler komisyonumuzca 7 Nisan 2023 günü stadımızın maraton tribünü ikinci katındaki Yüksek Divan Kurulu salonunda düzenlenen Kadıköy Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi görevlerinden Hakan Özdemir'in görselli açıklamalarla sunduğu deprem sırasında ve deprem sonrasında nasıl neler yapılması gerektiğini anlatıldığı bireysel afet bilinci eğitimi toplantısı katılımında katılımcılarca büyük bir dikkatle izlenmiş, soru ve cevaplarla sona ermiştir. Aynı salonda 9 Mayıs 2023 günü ikincisi yapılan bireysel afet bilinci eğitimi toplantımız televizyonumuzca görüntülü olarak verilmiştir. Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar, Kadıköy Belediye Başkanı Sayın Şerdil Dara Odabaşı ve Kadıköy Belediyesi arama kurtarma ekibini arayarak eğitimi veren arama kurtarma ekibine futbolcularımızın imzalarının olduğu forma hediye etmiş. Kadıköy Belediye Başkanı Sayın Şerdil Dara Odabaşı da Başkanımız Sayın Uğur Dündar'a Kadıköy afet gönüllüsü yeleği hediye etmiştir. Geliriyle Güneydoğu Anadolu depreminde zarar gören çocukların tedavi giderlerine katkı sağlamak amacıyla Büyük Kulüp’te açılışına Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar ve Kadıköy Kaymakamımız Sayın Muhittin Pamuk'un da katıldığı “Umut Var” adlı karma resim sevgisi açılmıştır. Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar açılışta yaptığı konuşmada Kahramanmaraş Merkezli deprem felaketinin ardından Fenerbahçe Kulübünün bölgeye tarihi bir yardım seferberliği başlattığını belirtmiş ve sergideki eserleri alarak destek verecek herkese teşekkür etmiştir. Sayın Uğur Dündar bu konuşmasından sonra Kadıköy Kaymakamı Sayın Muhittin Pamuk ile birlikte sergide emeği geçen isimlere birer teşekkür belgesi vermiştir. Yüksek Divan Kurulu Başkanlığımızca oluşturulan, kulübümüzün ilk üyelerini ziyaret etmek amacıyla oluşturulan Eski Dostlar Grubu temsilcileri Uğur Öztürk, Namık Kemal Aydın ve Hakan Zorer kulübümüzün ilk üyelerinden değerli büyüğümüz Turan Demirel'i ziyaret etmiştir.
Değerli büyüğümüz Demirel’e grup üyeleri çiçek ve Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol takımımızın 6. şampiyonluğu kazanmasının ardından Başkanımız Sayın Ali Koç'un kendisi için “ Turan amcamıza sevgi ve saygılarımızla, şampiyon sarı melekler ”notu ile imzaladığı voleybol topunu hediye etmişlerdir. Sağlık, hukuk ve sosyal faaliyetler komisyonları üyelerimize yaptıkları çok değerli yardımlar ve düzenledikleri etkinlikler nedeniyle Başkanlık Divanı olarak teşekkür ediyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramımızın ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızın her yıl özel etkinliklerle kutlanması kararı uyarınca 30 Ağustos 2022 günü üyelerimizin ve yöneticilerimizin katılımı ile yapılan etkinlik, Kulüp Başkanımız Sayın Ali Koç ve Sayın Uğur Dündar'ın konuşmalarını takiben Kurtuluş Savaşımızda şehit düşen 12 sporcumuzun adları yas kütüğüne çakılarak şehitlerimiz ölümsüzleştirilmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 1913 yılında Gelibolu Bolayır'da görev yapmaktayken Binbaşı Rütbesiyle aldığı 1250 kuruşluk maaş bordrosu üyelerimizden Mete Ongan tarafından müzemize verilmek üzere Sayın Uğur Dündar'a teslim olunmuştur.
Bu özel günümüzün onur konuğu Prof. Dr. Sayın İlber Ortaylı Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile ilgili fevkalade etkileyici konuşması büyük bir ilgi ve coşkuyla izlenmiştir. Konuşması sonrası Sayın İlber Ortaylı’ya Başkanımız Sayın Ali Koç ve Sayın Uğur Dündar tarafından forma ve plaket hediye edilmiştir. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız, Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Sayın Hüsnü Bozkurt’un konuşmacı olarak katıldığı özel bir etkinlikle kutlanmıştır. Bu özel etkinliğimizin Onur konuğu Sayın Bozkurt yaptığı konuşmada Cumhuriyetimizin ilan edildiği dönemle ilgili bilgiler vermiş Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün yokluklar içinde perişan bir ülkeden 1935 yıllarında uçak yapan bir ülkeyi nasıl yarattığını örneklerle anlatmıştır. Konuşması sonrası Sayın Hüsnü Bozkurt'a Başkanımız Sayın Ali Koç ve Sayın Uğur Dündar tarafından forma ve plaket hediye edilmiştir. 2023 yılı 30 Ağustos Zafer Bayramımızın 101. yıl dönümü özel bir etkinlikle kutlanmıştır. Atamızı ve kahraman şehitlerimizi andığımız bu özel günün konuğu Türk Silahlı Kuvvetlerinin 26 Genel Kurmay Başkanı, kulübümüzün Yüksek Divan Kurulu üyesi Sayın İlker Başbuğ olmuştur. Etkinliğimiz Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarıyla aziz vatanın bağımsızlığı için Şehit düşmüş kahramanlarımız için yapılan saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı'mızın okunması ile başlamıştır. Açılış konuşmasını Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar yapmış daha sonra Genel Sekreterimiz Sayın Burak Çağlan Kızılhan konuklara hitap etmiştir. Konuşmaların ardından Sayın İlker Başbuğ kürsüye gelerek Büyük Zafer'e giden süreçte yaşananlarla ilgili bilgiler aktarmış ve 101. yılını kutladığımız Büyük Taarruz Başkomutanlık Meydan Muharebesinde başta Ebedi Baş Komutanımız Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere “ bu başarıda çok sayısız isimler var, Komutanlar var, Mehmetçik var, tabii ki arkasında millet var, meclis var. Bu zaferi hep beraber kazanmışlar. Hepsini millet ve saygıyla anıyorum. ” diyerek konuşmasına son vermiştir. Başkanımız Sayın Ali Koç ve Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar, 26. Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Sayın İlker Başbuğ’a plaket ve forma hediye etmişlerdir. Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünde düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinliğimizin konuşmacısı, kulübümüzün kongre üyesi Emekli General ve Akademisyen Sayın Naim Babüroğlu idi.
Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar ve Genel Sekreterimiz Sayın Burak Çağlan Kızılhan’ın konuşmalarından sonra söz alan Babüroğlu, Cumhuriyetimizin ilanı ve bu süreçte Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün yaptığı devrimleri, Türk kadınlarının Kurtuluş Savaşı dönemindeki rolünü anlatmıştır. Atamızın hayatı ile ilgili önemli bilgiler de aktaran Babüroğlu sözlerini “ Atatürk'le kalın, Cumhuriyet ile kalın umutla kalın ve sağlıkla kalın ” diyerek tamamlamıştır. Katılımcılar Emekli General ve Akademisyen Sayın Naim Babüroğlu'nun konuşmasını ayakta alkışlamışlardır. Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar ve Genel Sekreterimiz Sayın Burak Çağlan Kızılhan, konuşması sonunda Sayın Naim Babüroğlu'na plaket ve forma hediye etmişlerdir. Bu özel günde birlikte olduğumuz Üniversiteli Fenerbahçeli Mezunlar Derneği Başkanı Sayın Atilla Çevik ile 1907 Üniversiteli Fenerbahçe'liler Birliği Başkanı Sayın Ulaş Deniz Sungurtekin de Sayın Naim Babüroğlu'na Anıtkabir görselinin yeraldığı tablo hediye etmişlerdir.
Yüksek Divan Kurulumuzun değerli üyeleri, Başkanlık Divanımız faaliyetleri ile ilgili bilgi sunumuma başlarken Yüksek Divan Kurulumuzun bugüne kadar tüzüklerin kendisine verdiği, Yönetim Kurulu’na tavsiyelerde bulunmak görevini yerine getirebilmiş midir ?
Yerine getirebilmekte midir ? sorusuna dair açıklamalarımı bu son bölümde sunacağımı söylemiştim. Bu soruya evet demek maalesef mümkün değil.
Yüksek Divan Kurulumuzun tüzükteki ifadesi ile kulübün danışma kurulu olarak, kulübün gelişimini ve geleceğini ilgilendiren idari, mali, hukuki ve sosyal konularda yönetim kuruluna tavsiyelerde bulunmak görevini yerine getirdiğine dair 57 yıllık süreyle ilgili Yüksek Divan Kurulu’muzda herhangi bir belge yoktur, arşivimiz yoktur. Sizlere belgeleriyle sunmaya çalıştığımız gibi Başkanlık Divanımız başlattığı kurumsallaşma ve arşiv oluşturma çalışmalarıyla tüzükteki Yüksek Divan Kurulu’nu yaşama geçirmeye başlamıştır.
Bu açıklamalarımdan sonra biraz da sizlere kulübümüze, yönetimimize karşı yapılan haince saldırı kumpas ve iftiralardan söz etmek istiyorum. 15 Temmuz'da Ülkemizi ele geçirmek için önce Fenerbahçe'yi ele geçirmeyi zorunlu görerek Fenerbahçe'mize 3 Temmuz kumpasın uygulayan hain fetö yandaşları 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünde muvaffak olamamalarının nedeninin Fenerbahçe'mizin, Fenerbahçe'lilerin şanlı 3 Temmuz direnişinin olduğunu bildikleri için 15 Temmuz'dan bu yana ve halen Fenerbahçe'mizden 15 Temmuz hain darbesini başarısız kılan şanlı 3 Temmuz direnişimizin intikamını almak için Kulübümüze, Başkanımız Sayın Ali Koç’a ve Yöneticilerimize karşı haince saldırı ve kumpaslarına devam etmektedirler. Üzülerek söylemek zorundayım ki 15 hain darbesine maruz kalan Devletimiz, Fenerbahçe'mizin 3 Temmuz'da, 15 Temmuz'da devletinin yanında olduğu gibi kulübümüze, Başkanımız Sayın Ali Koç'a ve yöneticilerimize karşı hain fetö yandaşlarınca yapılmakta olan saldırılara kumpaslara ve iftiralara karşı Fenerbahçe'mizin, yönetimimizin yanında olamamıştır. Olmamıştır. Değerli üyeler, atanmış Federasyon Başkanı Mehmet Büyükekşi ve onun atadıkları Mehmet Büyükekşi’nin üyesi ve militanı olduğu bir takımı şampiyon yapmak, Fenerbahçe'mizi şampiyon yapmamak için her türlü haksız ve kural dışı uygulamayı, kumpası yapmıştır ve yapmaktadır. Fenerbahçe'miz sahada atanmış Federasyon Başkanı ve atadıklarının kumpaslarıyla savaşmakta. Kulübümüz ve yöneticilerimizse 15 Temmuz, 3 Temmuz intikamcısı fetö yandaşlarının saldırılarıyla, kumpaslarıyla savaşmaktadır. Neticede Fenerbahçe'mizin şampiyonluğu yıllardır bu kumpaslarla engellenmiştir. Bu yıl da engellenmeye çalışılmaktadır. Son yıllarda Ülkemiz’de birileri şampiyon olmamıştır. Birileri kumpaslarla şampiyon yapılmıştır. Bu yılda birilerinin üyesi ve militanı olan Mehmet Büyükekşi ve atadıkları kumpasları ile Fenerbahçe'mizi şampiyon yapmamaya çalışmaktadırlar.
Ancak biz; kahramanların, vatanseverlerin kulübüyüz ve kahramanların, vatanseverlerin Kulübü olarak Harrington kupasında olduğu gibi, 3 Temmuz'da olduğu gibi haince uygulanan kumpasları yenerek şampiyon olacağız. Arz etmeye çalıştığım ve ekranda belgeleri ile gördüğünüz gibi kurduğumuz sağlık, hukuk ve sosyal faaliyetler komisyonları ile Yüksek Divan Kurulu için aktif olarak üreten takriben 60 Yüksek Divan Kurulu üyemizi, gelecek dönemde bu komisyonlara ilaveten kuracağımız mali işler, spor ve idari işler komisyonları ile Yüksek Divan Kurulumumuzun aktif olarak üreten üye sayısını en az 100 üyeye çıkarmayı tasarlıyoruz. Yüksek Divan Kurulunun çalışma usul ve esaslarını kapsayan Yüksek Divan Kurulu Yönetmelik Tasarısı sizlerin görüş ve önlerine önerilerine sunulmak üzere önümüzdeki günlerde web sitemize konulacaktır. Gelecek dönemde ise Yüksek Divan Kurulu ile ilgili maddelerde yapılması gereken değişiklikleri sizlerle birlikte hazırlayarak 2027'de yapılacak Genel Kurul Gündemine konulması için Yönetim Kuruluna sunacağız. Fenerbahçe televizyonumuzda Yüksek Divan Kurulu ile ilgili programların yapılmasına başlanmasını Değerli Başkanımızın uygun gördüğü müjdesini sizlere büyük bir mutlulukla duyururum. Kulübümüze, Değerli Başkanımıza ve Yöneticilerimize karşı 3 Temmuz, 15 Temmuz hain darbe yandaşlarınca yapılan ve yapılacak olan hain saldırılara, kumpaslara karşı Yüksek Divan Kurulu olarak oy birliği ile yayınladığımız deklarasyon ve paylaşımlarla Başkanımız Sayın Uğur Dündar'ın hain kumpasçılara hadlerini bildirir paylaşımları ile bu hain fetö yandaşlarına karşı amasız, fakatsız birlik ve bütünlük içinde kulübümüzün, Değerli Başkanımızın ve Yöneticilerimizin yanında olduk ve yanında olacağız. Tüzükte olan ama tüzükteki Yüksek Divan Kurulu olarak yaşamda olmayan Yüksek Divan Kurulumuzu yaşama geçirmek için Başkanlık Divanımızda başlattığımız kurumsallaşma ve arşiv oluşturma çalışmalarını bilgilerinize sunmaya çalıştım.
Değerli Fenerbahçeliler, bizler Fenerbahçeliler olarak önce Vatan sonra ben diyenlerin kulübüyüz. Merhum Başkanımız Sabri Toprak'ın sürgüne giderken bıraktığı mektubunda “ Unutmayın! Fenerbahçe, onu kuran bizlerin değil artık Milletin Fenerbahçe’sidir ”dediği.
Bir Sayın Başkanımızın zindanda dahi hain kumpasçılara teslim olmayarak “ Ne şikesi, Memleket elden gidiyor ” diye feryat ettiği.
Bir diğer Sayın Başkanımızın “ Atatürk yoksa biz de yokuz ” dediği. Gencecik çocuğunun - ki beni bu çok etkilemiştir - alçılı koluyla, deprem mağdurları için tırlara koliler yüklediği kahramanların, vatanseverlerin kulübüyüz biz. Böyle bir kulübün mensupları olarak Onur'la, gururla, Ne mutlu Türküm diyene Ne mutlu Fenerbahçeliyim diyene diyebiliyoruz ve diyoruz. Beni sabırla dinlediğiniz için teşekkür ederim hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar
Zannediyorum İsmail Bey'in çok titiz bir çalışma ile derlediği bu hesap verme konuşması sizleri de tatmin etmiştir dileğindeyim. Gerçekten İsmail Bey adeta bir arı gibi bu iki yıl boyunca çalıştı ve Yüksek Divan Kurulumuza kurumsal bir hafıza kazandırabilmek için eşsiz gayretler sergiledi. Sadece o mu? Diğer arkadaşlarımız da hep bizimle birlikte aynı istikamette hep kulübümüzü, Başkanımızı ve Yönetim Kurulumuzu yüceltebilmek amacıyla uğraşlar verdik. Gerekirse kendimizi onların önünde siper ettik ve etmeye de devam edeceğiz. Şimdi İsmail Bey'in yaptığı sunumla ilgili olarak söz almak isteyen değerli üyelerimiz varsa sırasıyla kürsüye davet ediyorum.
1 . Konuşmacı VEFA KÜÇÜK
Burada son iki senenin muhasebesi yapıldı. Yaptıkları çok güzel işleri sıraladılar. Eskiye dönük şeyleri söylediler bizi incitmemek için 8 dönemi Yüksek Divan kurumsal hafızanın kendileri döneminde başlatıldığını söylediler. Son iki senede sayın Dündar ve arkadaşlarının ne kadar faydalı iş varsa kendilerini taktir ediyorum. Ancak üzülerek ifade edeceğim ne sayın Başkan ne de Tepecik doğruları söylemiyorlar. Geçmişi inkar ediyorlar. Geçmişteki her evrakı yok kabul ettiler. Ben kurumsal hafızanın bir ferdi olarak her şeyi çok iyi hatırlıyorum çok doğru hatırlıyorum ve sizlere de bunu arz ediyorum. Sayın Dündar belli bir insan gücü ve kişilerin önerisiyle ortaya çıktığını ve aday olduğunu devamlı ifade etti. Eski Başkan'a haksızlık yaptı. Eski Başkan'ın gücüyle buraya oturdu ve belli bir süre sonra eski başkana sırt çevirdi, dirsek çevirdi. Eski Başkan'ın 23 Haziran 2023’te bir beyanı var. Kurumsal yapı altında diyoruz ya kusura bakmayın benim hafızam biraz güçlüdür. Sayın Aziz Yıldırım Uğur Dündar’a hitaben bir beyan da bulundu 23 Haziran 2023. Bana geldin benden destek istedin, divan başkanı olmak istediğini söyledin. Biz sana siyasetle arana mesafe koymak kaydıyla destek vereceğiz dedik. Ancak gördük ki siyasetle mesafe arasına koymadığın gibi siyaseti de Kulübün içine soktun ve bize verdiğin sözü yerine getirmedin. Bu sebeple kendisinin Divan Başkanlığından istifa etmesini bekliyoruz dedi. Divan başkanının istifa edip tekrar istifasını geri aldığı olaydan sonra 2023 Temmuz ayında olağan divan toplantısı yaptık. Birlikte seçildiği ve ona güç veren destek veren grubu temsilen Başkan vekili olan Sayın Mithat Yenigün Sayın Başkanın tutumundan dolayı istifa etti. Onun yerine Ekim ayında seçim yapıldı şimdi kendileri kurumsal her şeyi benden iyi biliyorlar ya veya öncekilerden iyi biliyorlar ya Tüzüğün 45. maddesi var. Seçimli divan kurulunda biri istifa eder veya ölüm halinde yer boşalırsa, yerine yeni seçim yapmak lazım. Ancak onu mevcut divan değil seçim divan kurulu kararlaştırır ve seçilir. Peki bu yönetim ne yaptı. Kendileri seçim kurulu görevini aykırı şekilde yaptı. İsmail Bey şunu söylüyor, işte şu kadar senedir evrak yoktu biz geldik hiçbir şey bulmadık böyle yaptık, şöyle yaptık diyor. Bütün divan kurulu toplantılarını zabıtlarını klasör halinde Sayın Tepecik’e teslim ettik. Şuan ki Yönetimin divan kurulu sekreterine bütün bunlara rağmen gelen giden evrakları da dahil her türlü belgeler dahil teslim ettik. Tepecik biraz önce üstüne basa basa biz hiçbir şey görmedik bulmadık geçmişle ilgili hiçbir belgeye rastlanmadık dedi. Peki bu iş sizin imzanız da devraldığınız şeyler bilhassa bizim son sekiz senemizi ve rahmetli Yüksel Günay’ın dönemini de kapsayan belgeler değil miydi? Biraz önce kendiniz beyan ettiniz, sizin belge ibraz ettiğiniz hiçbir şey yok? Siz doğruları söylemiyorsunuz. Şimdi gelmişsiniz seçim yaptırımı yapıyorsunuz. Eski Başkandan ümidi kestiniz, şimdiki Başkan'a seçim yaptırımı yapıyorsunuz.
2 . Konuşmacı OSMAN ATAKAN TEKİN
Sayın YDK Başkanımızın ve Sayın YDK Genel Sekreterinin açıklamalarına teşekkür ediyorum. Gösterdiğiniz başarılı çalışmalar için de tebrik ediyorum. Önümüzdeki ay yüksek başkanlık seçimi var. Seçimle ilgili iki önerim olacak. Birincisi; İsmail Bey'in söylediği gibi Yüksek Divan Kurulu'nun ayrı bir internet sitesi var. Hatırladığım kadarıyla 5000’in üzerinde üyemiz var. Önümüzdeki ay yapılacak seçimde, seçimin iki gün olarak yapılmasını öneriyorum. Cumartesi günü normal yüksek divan kurulu seçimlerinde olduğu gibi normal konuşmalar yapılır, ikinci gün oy kullanır. Aksi halde burada toplantı uzadıkça üyelerimiz salonu terk ediyorlar. Kaç tane sandık kurulu olacak? Benim önerim bu kadar bütün adaylara başlayacak adaylara başarılar diliyorum.
3 . Konuşmacı İNCİ CEYDA TEOMANLI
Sayın Tahsin Kaya’nın vefatını duyduk, kendisine rahmet yakınlarına sabır diliyorum. Bugün burada Fenerbahçe camiamıza büyük bir sevgi ve bağlılık duyan sizlerin karşınızda olmaktan son derece mutluyum gururluyum ve bir o kadar da heyecanlıyım. Bildiğiniz üzere çok yakın zamanda divan kurulu seçimimiz olacak bu seçim Divan kurulumuzun değerleriyle kulübümüzün geleceğin etkili bir döneminde başlangıcı olacaktır. Yeni dönemi belirleyecek bu önemli seçimde YDK Başkanını seçerken tüm adayları dikkatle değerlendirilmelidir. Her şeyden önce Fenerbahçe’mizin çıkarlarını ulvi değerlerini göz önünde bulundurmalıyız. Fenerbahçe paydasında bütünleştirici bir isim olmak zorundadır, bölünme ayrışma yaşayarak zaman kaybetmemelidir. Atatürk’ün ilkeleri içinde Fenerbahçe’yi birbirine sarılarak güçlendirecek kişilere oy vermeliyiz. Beni tanımayanlar için Kulübümde kurullarda derneklerde ve vakıflarda görev aldım ve halihazırda görev almaya devam etmekteyim. Tüm görevlerimde aynı coşku ve heyecan içinde elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Türkiye’de bir ilk olarak bir kadın voleybolcunun heykelini diken dünyanın en büyük spor kulübü olan Fenerbahçe’mizin eski bir kadın voleybolcusu olarak önümüzdeki dönem yapılacak olan yüksek divan kurulu seçiminde Başkanlık seçiminde, kulübün içinde yaşadığım deneyimlerin bana kazandırdığı tecrübe ile, ekibim ve ben göreve talibiz. Sizlerin de desteklerinizle başarılarla dolu günlerde birlikte olmayı arzuluyoruz. Bu göreve talip olmamın temel sebebi kulübümüzün her seviyedeki başarısı için çalışmaya olan inancım. Asıl amacı ve hedefi Fenerbahçe’nin tüm dinamiklerinin barış birlik ve beraberlik içinde olmasına duyulan ihtiyaçtır. Sizlerin desteklerinizle bu göreve layık görülmemiz çerçevesinde tek tarafı tek odağı Fenerbahçe olan bir aday olarak burada aidiyetle görev alacağım söz veriyorum. Bunca yıllık tecrübemi ve kararlılığımı kulübümüzün geleceği için sonuna kadar kullanmak en büyük arzum. Seçim öncesinde sizlere olan saygım ve sevgimle desteklerinizi bekliyor birlikte güzel şampiyonluk sevinçlerini paylaşacağımız günlerde buluşmayı umuyorum.
4 . Konuşmacı ZAFER UZUNOĞLU
Fazla bir hazırlığım yok ufak bir düzeltme yapmak istiyorum o da Uğur Bey’in bu göreve talip olması ile ilgili. Başkanlık yaptığı dönem içersinde İsmail Bey ve diğer kurul üyeleri son derece güzel bir ortam sağladılar. Şunu söyleyebilirim ki ne zaman Uğur Bey'i arasam telefonunu açtı, ne zaman mesaj yollasam cevap verdi. Gerek WhatsApp SMS ve ziyaretlerimde her zaman Uğur Bey'in ofisinde çeşitli konuşmalar yaptık. Burada biraz evvel bir atışma oldu ben şahsım adına çok üzüldüm. Toplum önünde bu atışma lütfen sona ersin. Eskiden sezon açılışında Dereağzında kokteyl yapılır, kokteyle Üyeler çağırılır ve eşlerimiz, çocuklarımızla hoş bir ortam yaratılırdı. Kazanan adayların tekrar bunu yapmasını rica edeceğim. Ayrıca Yüksel abinin döneminde de seçimden sonraki akşam yine yemekli bir toplantı yapılırdı. Bu son derece hoş bir ortam yaratırdı ve üyeleri daha çok çekerdi. O sebeple ben yine rica edeceğim bu tip aktivitelere toplantıları yine yapalım. Br örnek daha vermek istiyorum Aziz Bey’in 12 senesinde, Ali bey'in sol iki senesinde 25. yıl plaketi oluşturması ile ilgili çok çaba gösterdim. Ali Bey’in onayı ve gayesi ile şu anda 25. yıl plaketi alıyorsanız kendisi teşekkür eder etmemiz lazım çünkü o dönem Vefa beyden rica etmeme rağmen Vefa Bey buna onay vermemişti. Saygılarımla hepinize iyi pazarlar diliyorum.
5. Konuşmacı YAMEN UZUN
Yüksek Divan Kurulu Başkanı seçimi öncesinde geldik, tatlı tatlı atışmalar var umarız bu atışmalar YDK birliği beraberliğini bozmaz. Biz aslında çok şanslı bir kulübüz. Niye şanslı kulübüz? iki tane çok iyi profilimiz var. Bakıyorsunuz Kulüp başkanımıza Sayın Ali Koç Türkiye’nin önder profillerinden bir tanesi. YDK Kurulu Başkanına bakıyoruz, kendisini kabul ettirmiş yılların duayen gazeteci Uğur Dündar. Fenerbahçe Kulübü olarak kendimizi taraf ilan etmeyelim ve karşı tarafa koymayalım. Kendisini taraf ilan eden ve karşı tarafa koyan olmayalım. Sonra diyoruz ki sporun içinde siyaset var ama engellemelere karşı sabırlı olmalıyız sabırlı mücadelemiz sahadaki mücadelemiz her platformdaki bu engeli aşmalıyız diye düşünüyorum. Üçüncü bir şey, Fenerbahçe kulübü dediğimiz gibi sadece futbol kulübü değil Fenerbahçe Spor kulübü bakıyorsunuz diğer bütün branşlarda şampiyonluk ile oynayan bir Fenerbahçe var. Rakiplerimizden hiçbir tanesi buralarda yok biz onun için çok başarılı bir kulübümüz sadece futbolda başarısız diye Fenerbahçe Spor kulübü ve onun başkanını başarısız ilan etmek çokta mantıklı gelmiyor. Son söyleyeceğim şey Sayın Ali Koç da geçenlerde ifade ettiği gibi benim yüzümden Fenerbahçe şampiyon olamıyor bundan dolayı Fenerbahçe Spor kulübü Başkanlığını bırakacağım lafını kabul edemiyoruz eğer Sayın Ali Koç’un bağlı olduğu değerler nedeniyle Fenerbahçe Spor kulübü şampiyon olamıyorsa eğer Fenerbahçe’nin bağlı olduğu değerler nedeniyle Fenerbahçe şampiyon olamıyorsa biz bunu sineye çekeriz rica ederim aynı şekilde devam edelim.
6. Konuşmacı RAHMİ EYÜBOĞLU
Bugünkü toplantıda konuşmak aklımın ucunda bile yoktu. Sadece bilgilenmek için geldik bir şeyler anlatılır diye düşündüm. Vefa Bey’i Kulübe hizmetlerinden tanırım. Uğur Bey’le de beraber Aziz bey yönetiminde çalıştık, öyle tanıştık. Vefa Bey, konuşulanlara katılmadığını söyledi, kendince bir yorum yaptı ama bizim niye birbirimize bu kadar tahammülümüz yok. Neden birlik beraberlik sağlanamıyor. En ufak beklenmedik bir çıkışta herkes birbirine kılıçlarını çekiyor, ayrı saflarda yaşıyoruz. En son yaşadığım olay; futbolcumuz İsmail içerdeki bir maçta top ayağından kaçırdı, çıkan küfürü ve tepkinin haddi hesabı yok, biz böyle değildik… Fenerbahçe stadına gelen insanlar takımını desteklemeye geliyor ama bizim oyuncumuza küfür ediliyor, hakaret ediliyor. Bizim birlik beraberliği camianın içinde sağlamamız lazım. Ben Ali Başkanın bundan önceki YDK toplantısında söylediği bir noktaya değineceğim; en büyük düşmanlar sanki içimizden çıkıyor. Aziz Bey Ali Bey çekişmesinin ortasında kaldık. Şu anki Fenerbahçe Spor kulübü başkanı Ali bey, Yüksel Günay’ın söylediği gibi reis o demektir. İster 20 yıl ister 35 yıl ne kadar görev yaptıysa yapsın reise saygı duyacak kişi bizleriz. Ama bu salonda bu saygıyı gösterdiğini söyleyecek bir kişi var mı? Bir mevzu oluyor çıkıyor konuşuyor, farklı yorumlanıyor. Reis bir tanedir ve reise saygı duyulursa gerçekten saygı duyulursa devamı gelir yoksa gerisi boş… Bir şey daha söylemek istiyorum; Ali Bey’in Riyad’da verdiği karardan ve sonrasında sergilediği duruştan dolayı ben dedim ki onun önünde saygı ile eğileceğim dedim ve şuan da bunu yapıyorum. Başkanımızı çok yalnız bıraktık çıkıp bir açıklama yaptı; ben bundan sonra yokum dedi. Şimdi kendi aramızda bunu konuşmaya başladık bırakacak mı bırakmayacak mı diye. Ben maalesef bırakacağını düşünüyorum. Çünkü o ciddiyette bir insan buraya çıktı söylemler yaptı. Belki sonra değişir ama lütfen birlik beraberlik söylemini gerçek yapalım.
7. Konuşmacı MAHMURE VAİZOĞLU
Başlamadan önce geçmiş Başkanlarımızdan Sayın Tahsin Kaya’nın vefatından dolayı duyduğum üzüntüyü belirtirim. Yüksek Divan Kurulu’nun oluşturduğu kurullardan birinde ‘sosyal çalışma kurulunda’ görev aldım. Bu görevi Kulübümüze ve Yüksek Divan Kurulu’na hizmet etmek amacıyla büyük bir onurla taşıdım ve elimden gelen tüm çabayı gösterdim. Burada gördüğüm eksiklerden bir tanesi şuydu; sayısı 4000’nin üzerinde olan Yüksek Divan Kurulu üyelerine bu çalışmaların bilgisini ulaştıramamıştık. Bundan dolayı Sayın Başkanımıza konuyu ilettik. Ve YDK’nın bir web sayfası oluşturuldu. Bundan böyle YDK’nın oluşturduğu kurulların çalışmaları bu web sayfasından takip edilebilecek. Ayrıca, bu tür etkinliklerimizi mesaj yoluyla da üyelerimize iletilmesini önemle arz ediyorum. YDK’nın bir bütçesi olmadığı için bu etkinliklerde konu gündeme geldiğinde bütçemiz yok konusu sürekli karşımıza çıkıyor. Yüksek Divan Kurulu’nun da bir bütçesi olması konusunda bir karar alındı bundan böyle umarım yapılan etkinliklerimizle ilgili bir bütçemiz de oluşur. Son olarakta şunu iletmek istiyorum; önümüzde bir YDK başkanlık seçimi var, Sayın Ceyda Hanım adaylığını açıkladı. Ben diğer adayların da adaylıklarının açıklanması için bir toplantı düzenlenmesini ve adaylara da söz verilmesini arz ediyorum.
8. Konuşmacı KAYA ENİŞTE
Tüzüğün birinci maddesi bugün elektrikli başladı. Vefa abi, abi diyorum çünkü kendisi aynı zamanda vefa listesinde okumuş güzide bir insandı. Gerek Uğur Dündar abi, kendileri okula yapmış oldukları sayısız hizmetlerle özdeşleşmişlerdir. Bugün belki her iki tarafa söyleyecek eleştirilerim olabilir. Vefa abinin bir ünvanı var, genel kurulların divan prosedürünü hakikaten çok güzel yönetti. Hatta sayın Başkan da kendisine Doçent dedi, yok dedi olmaz. Sistem olarak diğer abi ve kardeşlerimden istirham edeyim, çünkü bu kulüp kavgalardan çok çekti kavga etmeyelim arkadaşlar. Beni rahatsız eden bir kelime var onu da dile getireyim. Federasyon Başkanı orada bir kelime söyledi, "adam gibi adamdır" diyerekten. Çok spekülasyonlar yapılmış sosyal medyada ben de takip ettim. Heykel, bronz kararmış eskitilmiş renkte olmasından dolayı ışık gölgeleri o hataları o tip hataları ortaya çıkarıyor, yoksa hakikaten dört dörtlük yapılmış bir heykel. Ben hiçbir zaman istemedim Sayın Aziz Başkan Ali Koç’un aralarını bu kadar açık olmasını inanın 2018’de her ikisinde seçim öncesi tek tek ziyaret ettim. Ali koç kendisi burada her ikisinden de Fenerbahçe’ye yakışacak toplumda örnek olacak iyi bir başkanlık seçimi olması için her iki tarafa da tavsiye ettim. Bununla da yetinmedim ikisine de ayrıca mektup yazdım olmadı. Benim gönlümde yatan Fenerbahçe Başkanları olsun seçilecek olan Başkanlar olsun birkaç kişi var işte kulaktan kulağa duyuyoruz. Gelin isterseniz örnek Divan başkanlığı yapalım. Aday olduktan sonra şu kapıdan içeriye girsinler biz onları sevgiyi saygıyı nezaketi tabanlara yayalım. Türk spor kamuoyunun çok ihtiyaçları var arkadaşlar bunları yapalım bir şey kaybetmeyiz biz kazanırız. Hem Fenerbahçe yönetimi hem Galatasaray yönetimi kardeşlik sevgi barış içinde Samsun’a gitsinler. Oynanacak yer Samsun olsun ve bu kavga bitsin arkadaşlar artık bitsin bu kavga herkese zarar veriyor.
9. Konuşmacı OGÜN ALTIPARMAK
Fenerbahçe sayesinde hem sporda hem ticarette hem siyasette büyük faydalar gördüm. Ki Fenerbahçe isminin ne kadar büyük olduğunu asla unutamam. Şu andaki Kulübün başarısını tebrik etmek için buradayım. Dünyada böyle Kulüp yok bunu bilin. Dokuz branşta çalışan bir kulüp yok şu anda. Futbolda birazcık sıkıntımız var ama orda da iyileşme var, sayın Başkana teşekkür ediyorum. Dün televizyon başında ağladım Eda’nın herkeli yapılırken anladım Eda gibi bir sporcunuz var dedim, bak nazar değdi ayağı sakatlandı. 3 Temmuz diyorsunuz ilk başta yaşayan benim. Beni ölümle tehdit ettiler. Cumhurbaşkanına sorun. Buradan sesleniyorum, birlik beraberlik böyle bir başarıyı 65 senede ben görmedim tebrik ediyorum sizleri Başkan. Fenerbahçe Spor kulübü rekor kırmış. Başarı nereden geliyor altyapıdan geliyor altyapıyı oturtan Aziz Yıldırım’a da teşekkür ederiz.
Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar
Şimdi biraz gülelim. Geçen hafta Yalova'daydım. Fenerbahçeliler Derneğinin davetlisi olarak. Sevgili Vefa Salman ve arkadaşlarının davetlisi olarak. “Sevdamız Fenerbahçe” kitabımı imzalamak için gittim. Çok sıcak bir karşılama oldu. Bu arada Başkanımız Sayın Ali Koç'un Riyad'daki duruşu nedeniyle ve sonrasındaki kararlılığı nedeniyle isim vermeyeyim ezeli rakiplerimizden birinin 60 yıllık taraftarı o gün geldi Fenerbahçe'li oldu ve formasını hep birlikte imzaladık. Ben böyle çok mesajlar alıyorum. Bu da Fenerbahçe'nin ve Başkanımızın hem asil duruşunu, kararlı duruşunu hem de ne kadar büyük bir aile olduğumuzu, ne kadar güçlü bir kulüp olduğumuzu cümle aleme gösteriyor. Başkanım acaba siz konuşmak ister misiniz? Buyurun o halde..
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Y. Koç
Sayın Başkanım, Sayın Kurulumuz, Yüksek Divan Kurulu üyelerimiz, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bugün kesinlikle bir konuşma yapma niyetinde de değildim ama ihtiyaç duydum. Öncelikle Başkanımız Sayın Tahsin Kaya’nın vefatını dün Kahramanmaraş'tayken öğrendik. Sayın Başkan ve bizim güzel bir ilişkimiz vardı. Çok geriye gideceğim. Kendisi hiç tanımadığım dönemde, okuyorum o zaman. Amerika'da hepinizin hatırlayacağı Doktor lakaplı rahmetli Hüseyin Çakıroğlu vardı. Bu arada maçın kahramanı hepiniz hatırlarsınız. O vefatından aşağı yukarı 6 ay önce 7 ay önce benim okuduğum şehre tedaviye geldi. Kısa boylu ama dinç kuvvetli bir bacakları vardı benim kadar. Onun Başkanlığını yapıyordu Sayın Tahsin Kaya. Ve onlarla ilgili hikayeler anlatırdı. Tahsin Başkan futbola girdiği zaman o da çok aşina değildi ama bize unutulmaz yüz gollük sezonu yaşattı, şampiyonluk yaşattı. Sonra tanıştık. O zaman tanışmıyorduk. Hani birini birinden duyarsınız, kafanızda bir imaj oluşturursunuz sonra kişiyi tanırsınız bambaşka bir imaj oluşturursunuz. Tahsin Kaya Başkan bu altı senelik dönemde hem şahsım hem yönetim kurulundaki arkadaşlarına çok çok sık ziyaretlerimiz olurdu. Onun böyle ofisinde yemekler yenirdi. O yemekte kimleri göreceğin belli olmazdı. Eski generaller olurdu. Akademisyenler olurdu. Siyasetçi, iş adamı, Fenerbahçe dünyasından değişik insanlar. Otururduk eldivensiz konuşurduk. Ama şunu söyleyeceğim daima bize kötü günde özellikle bir akil adam edasında yanına çağırır, destekler şunu yapın bunu yapmayın, şunu takmayın kafanıza şunu söylemeyin vesaire vesaire. Yani ne demek istiyorum kısacası bu dönemde bize olağanüstü yardımları oldu, destekleri oldu. Yeri geldi buraya katıldı. Yeri geldi maça geldi. Hep son dakika arardı en önemli maçta bile 5 kişi geliyoruz diye. Biz ona alıştık 5 kişi yer tutardık. Ee ona öncelikli. Camiamızın başı sağ olsun. Yarın saat 10.00'da Dereağzı tesislerinde saat 10.00'da bir kulüp törenimizi yapacağız sonra yarın ikindi namazında Sakarya Geyve Merkez Camiinde cenaze namazı kılacağız ve defnedeceğiz. Gerek kulüpteki törene gerek cenaze törenine katılmak isteyenler için paylaşmak istedim. Allah rahmet eylesin. Önemli birini kaybettik. Nurlar içinde yatsın.
Kahramanmaraş dedik dün Kahramanmaraş'taydık. Niye oradaydık. Çünkü biliyorsunuz iki tane konteyner kentimiz var. Oraya gidip görmek bizzat yerinde görmek isteyenler Burak Bey'e temasa geçebilir. Biz organize ederiz. 25 derneğin 21'i Yurt dışından gelen dernekler. Yurt dışından gelen derneklerimiz biz bu kadar kaynak yarattık. Para topladık, nereye gitti bir yerinde görelim görmek istiyoruz dediler. Gittik gördük. Sonra Zaferin Rengi filminin galasını orada da yaptık. Kısacası iftihar edeceğimiz bir konteyner kentimiz var. Ama güzel haber şunu söyleyeyim geçen gittiğim ziyarete istinaden insanları sanki daha mutlu daha umutlu daha enerjik daha güleç gördüğümüzü söyleyebiliriz. Kahramanmaraş derneğimizde bizi de olağanüstü ağırladı. Sağ olsunlar. Orada 758 çocuğumuzun kıyafet ihtiyaçlarını karşıladık. Okul için. İlker Bey organize etti. Yine derneklerimizden yaratılan kaynakla. Bizim bulunduğumuz konteyner kentte 2.478 küsür konteyner var. 7.500 kişiye yakın insan yaşıyor. Bizimki ise 500. O konteynerin 500'ü bizim konteyner. Ama bütün Umutkent'te yaşayanlara Ramazan kolisi dağıttık. Yurt dışı derneklerimiz 10 adet tekerlekli sandalye ihtiyacını karşıladılar. Yani güzel bir gün geçirdik. Oralara yolu düşenlere ziyaret etmelerini tavsiye ederim. Şimdi gelelim söylemek istediklerime. Evet gergin başladık güne. Bence gereksiz bir gerginlik. İki tarafında doğruları söylediği ama birbirine yeterince anlatamadığı. 3 Temmuz süreci, 4 Temmuz kulübe geldik ilk gelen kişi Vefa Bey’di. O zaman da o kadar tanışmıyoruz. Tabii o dönem yalnızlık, daha başındaydı 24 saat geçmişti. Vefa Bey geldi. Şöyle yapın vs. Ne dediği önemli değildi. Önemli olan bir kişinin gelmesiydi. Sonra Başkanlık seçimi oldu. Biz çok endişeliydik Vefa Bey’den. Adil yönetmeyecek, yönetemeyecek. Yani kendi imkanları dışında olabilecek şeylerden. Bize göre son derece adil bir seçim yönetti. Sonra da kendisiyle dört sene çok yakın çalıştık. Sağ olsun, var olsun. Sonra Uğur Bey seçimlere girdi. Uğur Bey ile iki kere toplandık. Uğur Bey açık ve net bir şekilde Fenerbahçe'de şu demin bahsettiği birlik ve beraberliğin oluşabilmesi için özellikle ve özellikle Ali Koç'un ve Aziz Yıldırım'ın barışması gerektiğini ve birinci önceliğinin ne olacağını söyledi. Saygıyla dinledim. O aşamada bir seçimler hiç müdahil olmayacaktık. Uğur Bey'e girmemesini rica ettim. Çünkü dedim, siz belki bunu görmüyorsunuz ama sizi seçtirmek isteyenler iyi niyetli değil. En azından bizim düşüncemiz bu dedim. O gün de kendisi hatta ben şu lafı kullandım, değil barışmayı benim ofisteydik. Şurada şu kaldırımdan karşıya beraber yürümem dedim hatırlarsınız ilk toplantımızdı. Ama o ısrarla söyledikleri üzerinde durdu, seçim yapıldı. Çok az bir oy farkıyla Sayın Uğur Dündar kazandı. Medeni ve bize yakışan bir seçimdi. Sonra aradan bir zaman geçti bana şöyle bir şey söyledi. “Fenerbahçeli olup da Fenerbahçe'nin başarısını istemeyecek bu kadar çok insan olabileceğini hiç tahmin etmemiştim” dedi. İyi günde de ama özellikle de kötü günde, saldırılarda hep yanımızda durdu. Bir müddet sonra ne kadar bilmiyorum 2 aydı galiba ilk senemizdeydik. Ben Başkana dedim ki ben fikrimi değiştirdim. Hani kaldırımdan şuradan şuraya yürümem dedim işte barışırım dedim. Yeter ki siz ortamı sağlayın. Ama olacağını da hiç düşünmüyorum dedim. Uğraştı, olmadı. Ne söylemek istiyorum. Kısacası biz iki Başkanla da çok iyi çalıştık. İki Başkan da yönetimin yanında oldu. Diğer kulüplerde görüyorsunuz. Yüksek Divan Kurulu toplantılarında neler yaşanabileceğini. Bir kulüpte sanki Başkan kim olursa olsun Kulüp Başkanı da, Ydk Başkanı da. YDK en büyük muhalefet. Biz bunları yaşamadık. Geçmişte de yaşamadık ben yönetim kurulu üyesi iken. Ben Başkanken de yaşamadık. Yaşamamalıyız diye düşünüyorum. Herkesin yaptığı iyi şeyler var. Benim yaptığım tanım çerçevesinde Fenerbahçe için var olanlarla Fenerbahçe ile var olanlar tanımını çok önemserim. Hala da önemsiyorum. Fenerbahçe için var olmak bütün egoları, kişisel ihtirasları geride bırakmak demektir. İyi şeylere iyi demeliyiz, çok iyi olmayan şeyleri de aramızda çözmeliyiz kavga gürültü etmeden. Ve ben iki Başkan’a da bize değil, Fenerbahçe Spor Kulübüne yaptıkları hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum. Devir teslim de yapıldı. Ama şunu da bir örnek vermek istiyorum. Bugün bizim kongre üyelerimizde yani üye departmanımızın, teknolojinin verdiği sağladığı faydalar sayesinde çok daha 21. yüzyılın paralel olabilecek şekilde işlemektedir. Benzer şekilde özellikle İsmail Bey’in bana yaptığı ziyaretlerde artık Yüksek Divan Kurulu’nda bu şekilde çalışması gerektiğini, her şeyin kaydının kuydunun sadece analog değil dijital ortamda da tutulması gerektiğini. Yeri geldiği zaman bir üye ben bir konuşmamı görmek istiyorum dediği zaman tamamını görebilmeli. Fenerbahçe TV'de geçmiş kayıtlara bakarak, deşifre yapmadan vs. Yani bunlar o kötüydü, biz daha iyi değil bunlar nasıl daha iyi olabilirizin çalışmalarıydı. Onun için bu tartışma lütfen son bulsun. Kimseye de faydası yok. Yüksel Başkan ile de çok iyi çalıştık ben yönetim kurulu üyesiyken. Vefa Bey ile de olağanüstü iyi çalıştık, aile gibi olduk. Uğur Bey de benim beklentimin tam tersine kimsenin adamı olmadı ve Kulübün menfaatleri çerçevesinde dimdik durdu. Tamam mı. Bu kadar. Bunu bir yere koyalım. Şimdi gelelim birlik beraberlik işine. Ben İnşallah Çarşamba günü bu salonda bir basın toplantısı yapacağım. Rakibimizle ilgili yapacağım. O yüzsüz, alçakça duruşlarının iftirayla sadece bize değil başkalarına da çamur atıp şantaj yaparcasına, kontrol altına alma veya korkutmaya yaklaşımlarını, ilgili terör örgütü ile kiminle ilişkide olduğunu, nasıl olduğunu. Yani bu konuda Fenerbahçe’ye çamur atabilecek en son kurumların başına gelirken, Fenerbahçe'de bu konuda çamur atabilecek en son kurumların başında da onlar gelirken. Neler yapmaya çalıştıklarını falan burada anlatacağım. Sizler de katılırsanız sevinirim o toplantıya. Burada yapacağız özellikle. Saati daha belli değil açıklayacağız, öğleden sonra olacak. Tabii bu şimdi anlatacağım şeylere orada girmeyeceğim. Bugün onu iletmek istedim sizlere.
Şimdi Kaya Enişte ben iki Başkan’a da hiçbir yerde söz söylemedim diyor. Doğrudur.
Tango iki kişiyle yapılır. Ben bunu da çok söylerim. Niye biliyor musunuz? Şimdi rekabetten örnek vererek söyleyeceğim. Malum Kulüp. Mütemadiyen işleri kötü gidince ortalığın altını üstüne getirir, bizim maçlarımız sonrası kara gece gibi hashtag'lerle paylaşımlar yapar, taraftar grubu ile kendi yönettikleri hesaplarıyla, resmi hesaplarıyla çıkar sağladıkları kalemşörleriyle algılar yaratırlar. Onlar beş konuşur siz bir konuşursunuz. Sonra derler ki televizyonda yorum yapanlar ne şiş yansın ne kebap yansın. Fenerbahçe de konuşuyor onlar da konuşuyor işte bunlar yanlış yapıyorlar. Halbuki işin özüne inip Fenerbahçe konuşuyor çünkü konuşmak zorunda kalıyor. Doğru konuşuyor, istatistiksel konuşuyor, belge ve bilgiyle konuşuyor öbür tarafa böyle diyemiyorlar. O da aslında bu konjonktürün parçası. Şimdi gelelim Ali Koç ile Aziz Yıldırım’a. Siz de benzer hatayı yapıyorsunuz orada konuşanlar. Ben de sıkıldım ve ben Yüksek Divan Kurulunda da yaptığım konuşmada şu cümleleri size de bir kez daha hatırlatmak istiyorum ve devam etmeme sebeplerinden de bir tanesi, ana sebeplerinin birinin olduğunu bilmenizi istiyorum. Düşmanlarımızın bize söyledikleri, saldırıları değil dost bildiklerimizin sessizliğini biz unutmayacağız. Bunu yazın. Bundan sonra da bu Kulübün reisi olacak kişilere de bunları yaşatmayalım. Şimdi Fenerbahçe'nin kurumsal bekası Ali Koç da dahil Aziz Yıldırım da dahil kimsenin kişisel ihtiraslarına feda edilemez. Ben milyonların önünde de özelde de Sayın Başkana kimseye laf söyletmedim, izin vermedim. Ya da susturdum. Biz aramızda kavga ederiz ama dışarısı işi bu değildir. Özelde de milyonların önünde televizyonlarda da. Defalarca önemli olaylarımıza davet ettim, cenaze törenlerine davet ettim. Mektuplar yazdım. Mektuplar açılmadan geri yollandı. Burada arayı bulmak isteyen insanlar oldu. İkimizden de bağımsız, kendi insiyatifleriyle. Onlar terslendi. Bazılarıyla hiç konuşulmadı bile bir daha, dostluk bitirildi. Aslında bana göre, bu benim yorumum. Tamamen yanılıyor da olabilirim. 6 sene beraber de çalıştım. Ne Başkanken ne de Başkan değilken Fenerbahçe’nin birlik ve beraberliği hiçbir zaman Aziz Başkan’ın önceliği olmamıştır. Onu size net bir şekilde söyleyebilirim. Ben bunu yaşayan bir insan olarak söylüyorum. Benim için samimiyet çok önemlidir. Sözler bir yere kadar aksiyonlar çok daha önemlidir. Başkanımızın, malum kulübünün Başkanına, atanmış Başkanına verdiği cevap, iki hafta evvel çok teşekkür ederiz. Allah razı olsun. İyi de bir cevap verdi. Ama o cevabın satır aralarını okursanız yine Fenerbahçe'nin bekası değil kendi bekası öne çıkıyordu. Çünkü o kişiler saldırdığı zaman Kulübümüzün Başkanına da saldırdılar. Proje, bölücülük. Kulübümüzün Başkanının vefat etmiş ağabeyini de kullanarak,
Ama bir kere o açıklamada Fenerbahçe Spor Kulübü mevcut Başkanına sahip çıkılmamıştır. Nihat Özdemir denen şahıs, ki Federasyon Başkanlığı döneminde hem Türk futbolunu hem Fenerbahçe’ye en büyük zarar veren insanların başına gelmektedir. Ve sizlerin, sizler derken kongre üyelerimizin onlarca müracaatı sonunda buradan atılacakken, kendi insiyatifiyle istifa etmiştir. O da bizlere imalı bir söylemde bulunmuştur. 2010'dan beri şike yapılmadı Türkiye'de diye Başkanken. Bir kere Aziz Yıldırımın çıkıp kulübe sahip çıktığını gördünüz mü orada? Bırakın kulübe sahip çıkmayı, Nihat Özdemir'e sahip çıkmak için gazetecileri organize etti. O demeç savaşlarında. Dolayısıyla siz hangi birlik beraberlikten bahsediyorsunuz. Fenerbahçe'nin bekası herkesin kişisel ihtiraslarından önemlidir. Ben Sayın Başkan yine hazırım. Çünkü size de dediğim gibi tamam karşıdan karşıya geçmem bu kişiyle sonra 2 ay sonra sizin de niyetinizi ve duruşunuzu görünce tamam istiyorsanız, yapabiliyorsanız ben hazırım dedim ama sanmıyorum yapabileceğinizi dedim ve olmadı. Yanılmıyorsam sizin de aranız açıldı galiba. Dolayısıyla şunu söylemek istiyorum. Kulübün en büyük rakibi kendisidir. Bizim kulübümüz için geçerli bu. Bindiğimiz dalı kesmeyi çok iyi biliyoruz. Karşı taraf nasıl kenetleniyor görüyorsunuz. Hayatta toplam iki Başkanımız kaldı. Bugün bu mevcut Başkan ile iki Başkanı bir araya getirmeye çalışsanız mümkün değil bizde, keşke mümkün olsa. Ama tribünlerde de birlik beraberlik sağlayamıyoruz, sosyal medyada da birlik beraberlik sağlayamıyoruz. Oosterwolde’ye üç sene dediniz bir sene evvel geldi. Jesus’un kazığı diye anlattılar. Biz Oosterwolde’ye bir devre arasında Burnley FC’den 12 milyon euro teklifi aldık biliyor musunuz? İsmail hoca da Jesus da bu çocuktan çok para kazanacaksınız dediler. Çocuğun gördüğü muameleyi görüyorsunuz. 3. Lig’den çıkıp A takımımızda oynayan İsmail Yüksek bir topu ayağından kaçırdığı zaman görebiliyorsunuz. Ben anlam veremiyorum buna. İnşallah birileri bunu düzeltebilir. Ama bizim en büyük rekabet ve dezavantajımız kendimiziz. Şimdi Yüksek Divan Seçimiyle ilgili konuşacağım 2 dakika. Ondan önce Zaferin Rengi filmini bu salonda kimler gördü. Sizlerin yaşı itibariyle çok daha sizlere çağrışım yapacak hikayeler var. Mesela dün 370 kişilik bir salondaydık. Her koltukta Fenerbahçe bayrağı vardı. Sahneden o görüntüyü görmeniz lazımdı. Seyretmeyenlere seyretmelerini, özellikle gençleri götürmelerini tavsiye ederim. Bu arada Abdullah Oğuz ve ekibine bir kez daha teşekkür ediyorum, tebrik ediyorum. Şimdi, sanki birden çok veya pek çok adaylı bir seçime gidiyoruz gibi gözüküyor. En azından benim bildiğim. Şuan bana aday olabileceğini söyleyen beş ayrı kişi var. İnşallah seçime doğru konsolide olur bu rakamlar. Bir Osman Bey'in teklifi oldu. 2 günde yapalım diye. Tabi siz bu kararı vereceksiniz. Enteresan bir teklif, çünkü geçen seçimde bile sadece iki aday olduğu bir ortamda buradaki görüntü güzel değildi. Sıralar, sandıklar, bekleyenler. Salon da yeterli değildi. Sanki bu toplantıda daha da büyük katılım olacak gibi gözüküyor. Bunu belki Sayın Başkan Arena’da veya küçük salonda Arena’da 2 gün yapılır mı yapılmaz mı siz karar verirsiniz. Bizler uygularız. Ama bir demokrasi şöleni içinde geçmeli. Hem bu seçim hem de Başkanlık seçimimiz. Bunun böyle olması için biz de ne yapabiliriz diye düşündük. Üye İlişkileri Koordinatörlüğümüz ve ekibi aday olacak bütün adaylara bir dosya hazırlıyor. Bütün şu anki mevcut üyelik durumumuzla ilgili. Tabi isimlerle ilgili değil ama sizlerin işine yarayacak bilgiler. Onun dışında tesislerimiz, Televizyonumuz adaylara açık. Geçen sefer kurallar belirlemiştik. Herkes bir kere çıkabilir sonra adaylar beraber çıkabilir diye. Aynı şeyin uygulanmasını yine doğru buluyorum. Biz eskiden alışıktık. Siyasetçiler çıkardı, televizyonda tartışırlardı beraber. Biz de seyrederdik. Şimdi bırakın televizyonda beraber tartışmayı, birbirlerinin ellerini dahi sıkmaz hale geldik, geldi Türkiye. O yüzden Yüksek Divan Kurulu seçimi heyecanlı, hararetli ve renkli geçecek.
Belki bu seçimde biraz bazı yenilikleri getirmeyi düşünmek gerekir diye inanıyorum. Tabii Erol Bey ve Burak Bey Yüksek Divan Kurulu Başkanımız ve kurulumuz ile siz işaret edersiniz. Sözlerimi daha fazla uzatmadan, akşamki maçımız önemli. Maç çok zor geçecek, takım çok yorgun, sakatımız çok, maçımız çok. Rakibimiz 30 günde iki maç yapacak biz daha önümüzdeki yedi günde üç maç yapacağız. Ama Fenerbahçe ne zaman şampiyon olduysa zorlukları yenerek şampiyon olmuştur. İnanmaya devam edeceğiz. Perşembe gecesi Madrid’i yenemeyiz zaten buradan da beraberlikte dönsek ne iyi diye düşünüyordum. Eminim çok insan da böyle düşünmüştür. Nasıl döndüğümüzü gördünüz. İnşallah Allah bu şekilde devam etmesi imkanını sağlar. Hocamızı da yerden yere vuruyoruz sonra göklere çıkarıyoruz sonra basitleştiriyoruz enteresan bir camiayız biz. Eda, nazar değdi sakatlandı. Simla Hanım’dan aldığım bilgilere göre en az üç hafta yok. Orada da önemli maçlarımız var. İşler iyi gidiyor her branşta. Daha demin işte maçı seyrediyorduk. Bulgaristan'da 11 yaşındaki masa tenisçimizin finali kazanıp Dünya 3.sü nasıl olduğunu şimdi maçı gösteriyordu canlı. 11 yaşında, Zeynep. Dünya 3.sü olmuş biraz evvel. Birkaç dakika evvel. Onu da tebrik ederiz.
Önümüzdeki üç ayın Fenerbahçe'miz için hayırlı uğurlu, en iyinin, en güzelinin olduğu bir dönem olması diliyorum. Sağ olun, var olun.
Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar
Başkanımız Sayın Ali Koç'a bu anlamlı konuşması nedeniyle çok teşekkür ediyoruz. Evet bilgilendirme toplantımız böylece sona eriyor. Biz sizlere bütün bilgileri paylaştık ve şeffaf bir şekilde hesap verme sorumluluğumuzu yerine getirdik. Takdir sizlerin. Hepiniz sevgiyle, saygıyla kalın. Sağ olun, var olun.
Başkan
Uğur DÜNDAR
Başkan Vekili Sekreter
Ş. Gürhan SAATÇİOĞLU İsmail TEPECİK
Yazman Yazman
Elizabet UĞURLU Z. Didem ÜRETMEN