YDK Başkanımız Şekip Mosturoğlu'nun Yüksek Divan Kurulu Olağan Toplantısı’nda yaptığı konuşma

Son Güncellenme Tarihi: 29 Temmuz 2024 Pazartesi 09:31

Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Şekip Mosturoğlu’nun, Kulübümüzün Yüksek Divan Kurulu Temmuz ayı Olağan Toplantısı’nda yaptığı konuşma aşağıdaki gibidir:

Fenerbahçemizin birlik ve beraberliğine vurgu yapan Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Şekip Mosturoğlu, ‘’8-9 Haziran 2024 tarihlerinde yapılan Seçimli Olağan Genel Kurul Toplantımızda Sn. Başkanımız Ali Koç, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanlığına üçüncü kez seçilmiştir. Kendisini ve seçilen yönetim kurulu üyelerini tebrik ediyor ve tüm kurullarımızın başkanlığını tebrik ediyorum. Yarıştığımız ulusal ve uluslararası tüm müsabakalarda verilecek tüm kupaların, madalyaların kazanılacağı bir dönem diliyorum. Önümüzdeki günler saha içinde ve dışında son derece meşakkatli olacağına benziyor.

Başkanımıza, Yönetim Kurulumuza ve Kurullarımıza bu zorlu süreçte üstün başarılar diliyorum. Yine bütün profesyonel çalışanlarımıza, sporcularımıza, teknik kadrolarımıza yeni sezonda başarılar diler, onların başarılı olması için üzerimize düşen görevleri yerine getireceğimizden kimsenin şüphesi olmamasını istiyorum. Geçtiğimiz sezon tüm branşlarda; ulusal ve uluslararası müsabakalarda büyük başarılar elde etmiş, kupalar ve madalyalar sporcularımız tarafından kazanılmıştır. Bu durum kulübümüzün tarihinden günümüze süre gelen bir gelenektir. Yarıştığımız branşlarda finaller hep bizimdir ve bu değişmez bir kuraldır, değişen tek şey finalde karşımıza çıkan rakibimizdir.

Geçen sezon elde ettiğimiz tüm başarılarımızdan dolayı Başkanımız Ali Koç’u, yönetimini, sporcu ve teknik ekiplerimizi, şube kaptanlarımızı ve tüm çalışanlarımızı tebrik ediyorum. Geçtiğimiz sezon sadece futbolda çok arzuladığımız ve aynı zamanda hak ettiğimizi düşündüğümüz kupalar herkesin malumu olan saha dışı sebeplerle elimizden alınmıştır. Bunların sebeplerini ilerleyen süreçlerde çok konuşacağız.

SAYIN BAŞKANIMIZ ALİ KOÇ, YENİ BİR ÖZDEYİŞİ DİLE GETİRMİŞTİR; FUTBOLDA YENİ SEZONDAN İTİBAREN ‘FENERBAHÇE ÇAĞI’ BAŞLAYACAKTIR. BEN, BAŞKANIMIZIN ÖZDEYİŞ NİTELİĞİNDEKİ SÖZÜNÜN GERÇEKLEŞECEĞİNE YÜREKTEN İNANIYORUM

Sayın Başkanımız Ali Koç, yeni bir özdeyişi dile getirmiştir; futbolda yeni sezondan itibaren ‘Fenerbahçe Çağı’ başlayacaktır. Ben, başkanımızın özdeyiş niteliğindeki sözünün gerçekleşeceğine yürekten inanıyorum. Yüksek Divan Kurulu Başkanı olarak, gelecek nesillere miras kalacak bu özdeyişin bu sezondan itibaren gerçekleşmesi, camiamızın bu düşünce etrafında kenetlenmesi ve futbolda ‘Fenerbahçe Çağını’ başlatacak mücadelenin camiamızın tüm bireyleri tarafından aynı kararlılık ve azimle sahiplenmesi için üzerimize düşen tüm görevleri eksiksiz yerine getireceğimizin sözünü veriyorum.

Sayın Ali Koç ve Sayın Aziz Yıldırım tarafından Genel Kurulumuzun son günü öncesinde karşılıklı olarak atılan adımlar ve özellikle seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından Sayın Ali Koç ve Sayın Aziz Yıldırım’ın önderliğinde yaratılmış bu tablo, camiamızın özlemini duyduğu çok özel ve çok güzel tarihi bir tablodur. Sayın Başkanımız Ali Koç, bu tablo üzerine yapmış olduğu konuşmasında ‘Bütün dünyaya Fenerbahçe büyüklüğünü gösterme zamanıdır, bugün bu camiamın bütün renklerini kucaklamak için buradayız, hiçbir kulüpte olmayan bu dostluğu sahipleniriz. Size şampiyonluk yolunda belirli tarihler verdik, kırgınlıklar bitsin geçmişi kapatalım ve geleceğe yepyeni bir sayfa açalım.

Bu yolda samimi bir şekilde hiçbir şey düşünmeden, hesap kitap yapmadan adım atan herkese on adım atacağımızdan zerre şüpheniz olmasın. Siz olmazsanız bu hayali gerçekleştirmemiz mümkün değildir’ demişlerdir. Başkanımız Aziz Yıldırım ise ‘Sevgili Fenerbahçeliler, bugün Fenerbahçe’ye yakışan bir kongre gerçekleştirdik. Ben ve arkadaşlarım görevlerimizi yaptık, yol haritasını çizdik. İnşallah Sayın Ali Koç ve yanındaki arkadaşları bu harita doğrultusunda bu sene Fenerbahçe’yi şampiyon yaparlar, biz de elimizden gelen desteği veririz. Hepinizi seviyorum, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. İyi ki varsınız, iyi Fenerbahçeliyiz’ demek suretiyle aynı yöndeki düşüncelerini camiamızla paylaşmıştır.

BİR VE BERABER OLDUĞUMUZDA FENERBAHÇE İÇİN BAŞARAMAYACAĞIMIZ HİÇBİR ŞEY, BİZİ DURDURACAK HİÇBİR GÜÇ YOKTUR. BUNUN EN AÇIK VE TARTIŞILMAZ ÖRNEĞİ 3 TEMMUZ MÜCADELEMİZDİR

Değerli hazirun, başkanlarımızın verdiği bu mesaj bizler için belirleyicidir, camiamızın tüm bireyleri içinde böyle olmalıdır. Küskünlükler ve kırgınlıklar artık son bulmalıdır. Birlik ve beraberlik içinde ‘Fenerbahçe Çağını’ başlatmak için kollarımızı sıvamalıyız. Başlayan bu süreç tıpkı ‘3 Temmuz’ ruhunu yaratan birlik ve beraberliğimiz gibi olmalıdır. Bir ve beraber olduğumuzda Fenerbahçe için başaramayacağımız hiçbir şey, bizi durduracak hiçbir güç yoktur. Bunun en açık ve tartışılmaz örneği 3 Temmuz mücadelemizdir. Beraberliğimiz ile yaratacağımız ‘Sarı Lacivert Duvar’ başlayacak ‘Fenerbahçe Çağının’ üzerinde inşa edeceğimiz ulu abidenin kaidesi olacaktır.

SİZLERİN BEDENLERİ İLE ÖRÜLMÜŞ ‘SARI LACİVERT DUVAR’ ÜLKEMİZİN BEKASINI TEHDİT EDEN KARANLIK YAPIYI İLK KEZ DURDURMUŞ, GERİ ÇEKİLMEYE MECBUR BIRAKMIŞTIR

İçinde bulunduğumuz ay içerisinde 3 Temmuz kumpasıyla mücadelemizin başlangıcının 13. yılını idrak ettik. Bu 13 yıl içinde hem şahıslarımız hep kulübümüz çok büyük bedeller ödemiştir. Başta 3 Temmuz mücadelesine liderlik yapan Sayın Aziz Yıldırım olmak üzere bedel ödeyen tüm dava arkadaşlarıma ve ailelerine en derin sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Ayrıca bir Yüksek Divan Kurulu Başkanı olarak, bu mücadelenin önderliğini yapan dönemin yöneticilerine, sporcularına, teknik ekiplerine, profesyonel çalışanlarına ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum. Son ve en büyük teşekkürümü büyük Fenerbahçe ailesinin tüm bireylerine sunuyorum.

Sizlerin bedenleri ile örülmüş ‘Sarı Lacivert Duvar’ ülkemizin bekasını tehdit eden karanlık yapıyı ilk kez durdurmuş, geri çekilmeye mecbur bırakmıştır. Aslında demokrasi adına tüm Türkiye’nin sizlere şükran borcu bulunması gerekmektedir. İyi ki varsınız, iyi ki Fenerbahçeliyiz.

13 yılıdır süren ve daha uzun yıllar da süreceğe benzeyen bu mücadele 2018 yılından beri hukuktan sorumlu Yönetim Kurulu Üyemiz Fethi Pekin’in sorumluluğunda yürütülmektedir. Kendisine bu sürecin bir mağduru ve takipçisi olarak özel teşekkürlerimi sunuyorum.

Değerli hazirun sizlere bu bölümde YDK ile toplantılarımızın formatı, gündemi gibi konularda yenilikçi çalışmalarımız var. Bu çalışmalarımızı önümüzdeki günlerde Sayın Başkanımız ve Yönetim Kurulumuz ile paylaşacağız. Bu konularda değişiklik yapılmasının Yüksek Divan Kurulunun çalışma etkinliğini arttıracağını düşünüyoruz. Ayrıca 3 ayda bir yapılan olağan toplantılar dışında, önceden belirlenmiş gündem maddeleri üzerine, kapalı ve sadece isteyen üyelerin katılımı ile aylık toplantılar yapmayı planlıyoruz.

Bu hususa ilişkin bilgilendirmeyi de önümüzdeki günlerde yapacağız. Bunun dışında dileyen Yüksek Divan Kurulu üyelerimiz ile Çarşamba ve Cuma günleri saat 12 ile 18 arasında yüz yüze görüşmeler yapıyor, üyelerimizi dinliyoruz. Dileyen üyelerimiz, konuşmak istedikleri konuları önceden bildirerek, kendileri için belirlenmiş saatlerde Yüksek Divan Kurulu odamıza gelebilirler. Ben ve arkadaşlarımla kendileri tarafından belirlenmiş konular üzerine konuşabilir, fikir alışverişinde bulanabilirler.

Bizden önce Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Sayın Uğur Dündar döneminde Sayın İsmail Tepecik Bey’in çabaları ile 3 komisyon kurulmuştu. Bunlar hukuk, sağlık ve sosyal etkinlikler komisyonudur. Bu komisyonlar ellerinden geldiği, imkânların elverdiği ölçüde faaliyetlerde bulunmuşlardır. Biz de seçildikten sonra bu komisyonlar üzerinde odaklandık. Sağlık komisyonu, işin önemine binaen derhal çalışmaya başladı. Sağlık Komisyonumuzun çalışmaları ile ilgili olarak komisyon başkanımız Sayın Adnan Coşkun Bey ve bizler sizleri ilerleyen günlerde bilgilendireceğiz. Sağlık Komisyonun kuruluşunda ve işleyişinde bize destek veren çalışmanın ana yapısını oluşturan Fenerbahçe Sağlık Çalışanları Derneği ve değerli başkanı Prof. Dr. Tahsin Beyzadeoğlu’na teşekkürlerimizi sunuyorum.

Hukuk komisyonunda önümüzdeki toplantımıza kadar çalışmalarına başlamasını planlıyoruz. Sosyal etkinlikler komisyonları konusunda ise farklı ve önemli projelerimiz var. Komisyonların çalışmalarında sponsorlukgerekliliği olan bir konu. Bu konuda çalışıyoruz. Planlamamız bittiğinde bu konuyu da Sayın Başkanımıza ve Yönetimimize arz edeceğiz. Sonrasında sizleri bilgilendirerek bu konudaki görüş ve önerilerinizi bekliyor olacağız.

Gerek Yüksek Divan Kurulu seçim sürecinde gerekse sonrasında Yüksek Divan Kuruluna bizzat gelen 4000’in çok üzerindeki bir sayıda Yüksek Divan Kurulu ve Kulüp Üyelerimiz ile yüz yüze görüşmeler yaptık. Bu üyelerimizin bazıları ile sonradan somut konular üzerine yeni görüşmelerimiz oldu.

Bu toplantıların tamamında arkadaşlarımız üyelerimiz tarafından bizlere iletilen konularda notlar tuttular. Bu notların içeriğinde, kulüple üyelik ilişkilerine yönelik düşünceler başta olmak üzere üyelerimizin bizlerden istekleri ve beklentileri var. Bunları ana başlıklar halinde topladık. Rapor haline getirdik. Tüzüğümüzün görev ve yetkileri başlıklı 44. maddesinin 2 numaralı bendinin A paragrafında; Yüksek Divan Kurulunun görev ve yetkileri arasında kulübün gelişimi ve geleceğini ilgilendiren idari, mali, hukuki, sportif ve sosyal konularda mevzuat çerçevesinde Yönetim Kuruluna tavsiyelerde bulunmak olduğu yazılıdır. Bu kapsamda şu ana kadar idari ve sosyal konularda tarafımıza iletilen konu başlıkları ile ilgili olarak Yönetim Kurulumuza bir arzımız olacak. Bu şekilde Yüksek Divan Kurulu olarak üyelerimizin, yönetimimiz ile doğrudan iletişimini sağlamış olacağız. Bu konu ile ilgili de gelişmeler oldukça sizleri bilgilendireceğiz.

ÖNCEKİ YILLARDA OLDUĞU GİBİ BU SENEDE ‘REKOR’ SAYIDAKİ KULÜBÜMÜZ SPORCULARI MİLLİ TAKIM FORMASI ALTINDA ÜLKEMİZİ TEMSİL EDİYOR

Değerli Hazirun, her vesile ile ifade ediyoruz ki Fenerbahçe sadece futbol branşında yarışmıyor. Fenerbahçe Spor Kulübü, bünyesinde faaliyet gösteren olimpik branş ve sporcu sayısıyla ‘Dünyanın En Büyük Spor Kulübü.’ Biz Fenerbahçeliler, geçmişten günümüze kulübümüzün kazandığı kupalar, madalyalar kadar, sporun en üst yarışma organizasyonu olan olimpiyat oyunlarına göndermiş olduğumuz sporcularımızla da övünür, onların olimpiyat oyunlarında yarıştığını görmekten onur gurur duyarız.

Önceki yıllarda olduğu gibi bu senede ‘rekor’ sayıdaki kulübümüz sporcuları milli takım forması altında ülkemizi temsil ediyor. Ayrıca yine kulübümüzde lisanslı çok sayıda yabancı sporcularımız da kendi ülkeleri adına olimpiyat oyunlarına katılıyorlar. Olimpiyat oyunlarına katılmaya hak kazanan kulübümüzün tüm sporcuları ile ayrı ayrı gurur, onur duyuyoruz. Onların yetişmesine vesile olan hocalarımıza, şube kaptanlarımıza, yöneticilerimize, başkanımıza camiamız adına şükranlarımızı sunuyoruz. Olimpiyat Oyunlarına iştirak eden tüm milli sporcularımıza başarılar diliyor, ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceklerine inanıyoruz.

Değerli hazirun konuşmama son verirken başlamakta olan ‘Fenerbahçe Çağının’ Kulübümüz için hayırlara vesile olmasını diliyor, sizleri saygı ile selamlıyorum.’’ açıklamalarında bulundu.